Düşük faizde ısrar, TL üzerindeki olumsuz tesiri ve enflasyonu patlatmasına karşın TCMB’nin faiz siyasetinin devre dışı turtulmasına devam edileceği açıklamaları piyasalar ve iktisatta kıymetli dengesizlikler oluşturmakta. BDDK’nın son adımlar silsilesi içinde cuma gecesi atılan son adım ise hafta başı prestijiyle belirsizliklere değerli katkı yapmış durumda.
Ticari kredilere konan hudut açıklaması sonra dolar ve euro, haftaya sert düşüşle başladı. Döviz kurları birinci süreçlerde yüzde 4’ün üzerinde düşüşler izlendi. Dolar/TL 16.09 ve Euro/TL 17.02 düzeylerine kadar geriledi. Saat 09:00 itibarıyla Dolar/TL 16,30, Euro/Tl ise 17,26 düzeylerinde.
BDDK tarafından cuma günü yayımlanan konsey kararına nazaran 15 milyon lira karşılığı, yani yaklaşık 908 bin dolar yabancı para nakit varlığı bulunan şirketler, faalleri yahut yıllık satış gelirlerinin yüzde 10’undan fazla yabancı para nakit varlığı tutuyorlarsa TL cinsi nakdi ticari kredi kullanamayacak.
Cuma akşamı Türkiye piyasaları kapalıyken gelen karar bankalararası piyasada düşük hacimli süreçlerde Dolar/TL’yi 17.36 lira civarından süratle 16,40 düzeylerine kadar geriletmişti.
Şirketlerin nasıl reaksiyon vereceği, bankaların kredi imkanlarını çabucak kesip kesmeyeceği üzere iktisatta kıymetli belirsizlik yaratan BDDK kararının kurda oynaklığı artırdığı izlenmekte. Öbür yandan TCMB’nin döviz i,hityacının bu kadar açığa çıkarak ortaya konması, şirketlerin işletme sermayesi hedefli yaşamsal kredilere ulaşamayabileceği kaygıları artıyor.
Borsa’ya açık şirketlerin son bilançolarından hesaplanan yaklaşık 3-4 milyar dolarlık bir döviz satış potansiyeli olduğu son BDDK kararı eşliğinde. lakin maksattaki KOBİ’ler açısından durum daha çok iktisatta ani duruş riski yaratması açısından daha ön planda.
Genel faiz poltikası, artan cari açık, akutlaşan döviz açığı ve tabi dış borç ödeme yükümlülükleri üzere faktörler yan yana konduğunda, BDDK kararı ile Dolar/TL’nin mevcut düzeylerinin kalıcı olması sıkıntı; hatta imkansız. Lakin piyasalar açısından durum değerlendirmesi devrinde mümkün kamu müdahaleleriyle mevcut düzeylerde bir duraksama yaşanması beklenebilir.
Gelişmeleri ekliyor olacağız.