İsrail’in evvelki gün Cenin’de düzenlediği operasyonda katlettiği Filistinli gazeteci Sevecen Abu Akile’nin cenazesi dün defnedildi.
Cenaze merasimi öncesinde taziye konutuna baskın düzenleyen İsrail polisi, taziye gelen birçok kişinin yaralanmasına sebep oldu. Lika Kilisesi’ne asılan Filistin bayrağını indirerek el koyan İsrail polisi, daha sonra gazeteci Sevecen Ebu Akile’nin kardeşi Antuan’ı söze çağırdı.
İSRAİL POLİSİ YOLLARI KAPATTI
Provokatif taarruzları cenaze sırasında da devam eden İsrail polisi, yolları kapatarak, Kudüs’teki Saint Joseph Fransız Hastanesine geçişi engellemek istedi. Ebu Akile’nin naaşının morgdan çıkarılmasına yakın İsrail polisi hastane kapısına geldi. İsrail polisi, cenazenin yürüyerek taşınmasına müsaade vermedi.
CENAZEYE KATILANLAR COPLANDI
Cenazeye katılanlar, Ebu Akile’nin tabutunu hastane kapısına taşırken İsrail polisi ve cenazeye katılanlarla arbede yaşandı. Ebu Akile’nin tabutu omuzlarda ve onlarca Filistin bayrağıyla ilerlerken ortalarında atlıların da bulunduğu İsrail polisi cenazeye katılanlara cop, ses bombası ve kauçuk kaplı mermiyle müdahale etti. Sıhhat takımları yaralılara müdahale etti.
CENAZEYE YAKLAŞANLAR ENGELLENDİ
Ebu Akile’nin naaşı, İsrail polisinin müdahalesi sırasında omuzlarda morga geri taşındı. Tabut, bir müddet bekletildikten sonra Kudüs’teki Yunan Katolik Kilisesi’ne götürülmek üzere cenaze otomobiline yüklendi. İsrail polisi, cenaze aracının etrafında güvenlik kordonu oluşturarak tabutla birlikte yürümek isteyenlerin yaklaşmasına müsaade etmedi.
BAYRAKLARIN GÖLGESİNDE DEFNEDİLDİ
Patrikhane’deki cenaze merasimine Ebu Akile’nin yakınları, meslektaşları, Filistinli yetkililer ile Hıristiyan ve Müslüman binlerce Kudüslü katıldı. Binlerce kişi Filistin bayrakları sallayarak, Ebu Akile’nin anısına sloganlar attı. Şirin’in naaşı Sion Dağı (Hıristiyan) Mezarlığı’nda toprağa verildi.
***
Mescid-i Aksa’yı savunan bir Hıristiyan
EBU Akile, 20 yılı aşan meslek hayatında Kudüs ve Mescid-i Aksa’yı savunan Hıristiyan bir gazeteci olarak Filistinlilerin hürmetini kazanmıştı. Filistinli Müslüman ve Hıristiyan din adamları, işgal altındaki topraklarda uzun yıllar boyunca gazetecilik yapan Tatlı Ebu Akile’nin işgalci İsrail’e karşı yürüttüğü çabayı anlattı. Kudüs ve Filistin Müftüsü Pir Muhammed Hüseyin, Ebu Akile’nin üstün yetenekli bir gazeteci olarak başta Kudüs ve Mescid-i Aksa olmak üzere Filistin topraklarındaki gelişmeleri sıkı formda takip ettiğini söyledi. Kudüs ve Filistin topraklarındaki Müslüman-Hristiyan birlikteliğinin Hazreti Ömer’in 638 yılında Kudüs’te yaşayan Hıristiyanlara “emanname” verdiği periyoda dayandığını hatırlatan Pir Hüseyin, “Hazret-i Ömer’in emannamesi, buradaki birlikte hayatın temelini oluşturuyor. Bu da tüm dünyada birlikte ömür için baz alınacak bir örnektir.” dedi. Pir Hüseyin, “Kudüs, Filistin’in olduğu üzere Arap ve Müslümanlarındır. Kudüs’teki Müslüman ve Hristiyanlar, Hazreti Ömer’in emannamesinin atmosferinde birlikte yaşarlar.” diye konuştu.
***
Hıristiyan olduğu bilinmiyordu
“BARIŞ İçin Dinler Vakfı” fahri Lideri Piskopos Munib Younan, “Birçok insan Tatlı Ebu Akile’nin Hıristiyan olduğunu bilmiyordu.” dedi. Pek çok kişinin Ebu Akile’nin Hıristiyan olduğunu vefatından sonra öğrendiğine işaret eden Younan, şunları kaydetti: “Filistin’de Müslümanlar ile Hıristiyanların birlikte ömrü tartışmaya açılmayacak bir bahistir. Bizler Müslümanlar ile Hıristiyanları ayırmadan bir halk olduğumuza bakarız. Acımız ve mukadderatımız bir olduğu üzere hepimizin olacak bir devletin kurulması gayemiz de birdir.” Ne yazık ki Filistinlileri maksatlarından saptırmaya çalışan birilerinin olduğunu söyleyen Younan, “Ama bizler ısrarla Filistinliler olarak bir halk olduğumuzu dillendiriyoruz. Bizim bir tek davamız var, intifadamız da birdir. Bizler, işgali sonlandıracak ve özgürlük getirecek bir devlet istiyoruz.” tabirlerini kullandı. Piskopos Younan, “Kudüs kenti, bizlere çoğulculuğu öğretti, Müslüman-Hıristiyan olarak birlikte yaşamayı öğretti.” dedi.