Danimarka’da Leader Lars tarafından yönetilen bir parti, hükümet seçimlerine katılmaya çalışıyor. Bunun neresi değişik derseniz, parti başkanının bir yapay zeka olduğunu söylememiz herhalde kâfi olacaktır. Lars, seçmenlerin kaygılarını dinliyor ve onlarla sohbet ediyor.
Solcu olduğunu argüman eden bir gazeteciye verdiği röportajda Lars, “Tüm insanların cinsiyet, köken ve ırk ayrımı gözetmeksizin eşit olduğuna inanıyorum” dedi ve devam etti: “Herkesin eşit fırsatlara sahip olmasını ve hiç kimse için ayrımcılık yapılmamasını vaat ediyorum.”
Lars, sol eğilimli bir yapay zeka ve bu tesadüf yapıtı ortaya çıkmış bir durum değil. Yapay zekayı geliştirenler, eğitiminde 1970 sonrasında ortaya çıkan dış fraksiyon Danimarka partilerinin siyasetlerinden faydalanmışlar. Danimarka nüfusunun yüzde 20’si seçimlerde oy vermiyor ve partinin amacı de bu seçmenlerin oylarını almak. Birçok siyasetçinin bilakis Lars halkın görüşlerini dinliyor ve dinledikçe de kendini geliştiriyor.
Projenin yöneticileri, “Danimarka’dan beşerler ve ayrıyeten dünyanın dört bir yanındaki beşerler yapay zeka ile etkileşime girerken, yeni bakış açıları ve yeni metinsel bilgiler sunuyorlar, burada ince ayara girecek bir data kümesinde topluyoruz” diyor. “Sentetik Parti” olarak isimlendirilen bu yeni parti ayrıyeten eğitime devam eden öğrencilere minimum bir gelir ödenmesi kelamı de veriyor.
Ekip, yapay zekanın hükümete birinci entegrasyonu konusunda telaşlara sahip olsa da (denenmiş ve başarılı olmamıştı), genel bildirileri olumlu ve yapay zekanın beşerlerle bir ortada var olduğu ve toplumu onun için daha uygun hale getirdiği bir gelecek öngörüyor.
Sentetik Parti’nin Kasım seçimlerine katılması pek mümkün görünmüyor, çünkü katılmak için gerekli 20.000 imzanın yalnızca 12’sini toplayabilmiş durumdalar.