Vatandaşı galeyana getirmeye çalıştığını lisana getiren Hamza Dağ, Kılıçdaroğlu’nun kaos sevdalısı olduğunu söyledi.
İşte Hamza Dağ’ın çarpıcı açıklamaları:
Türkiye’de seçimler demokratik ve pak bir halde gerçekleşmekte, rastgele bir kaos ve karışıklığa sebebiyet verecek aksiyonlara güvenlik güçlerinin ve devletin kurumlarının aldığı önlemler vesilesiyle imkan tanınmamaktadır.
VATANDAŞI GALEYANA GETİRME GAYRETİ
Türkiye’de rastgele bir seçim güvenliği sorunu yoktur. Kemal Kılıçdaroğlu, pak, barışçıl ve demokratik halde sürdürdüğümüz seçim geleneğine gölge düşürmek için hayali ve kendi zihin dünyasında belirli ki ajans takviyesiyle inşa edilmiş bir tasayı lisana getirerek suyu bulandırmaya çalışmaktadır. Elbette ülkemizde güvenlikle ilgili problemlerde, milleti temsil eden siyasetçilerin sorumluluk hissetmeleri gerekir. Lakin burada siyaseten kendisini ön plana çıkarmaya yönelik ve her zamanki üzere samimiyetsiz bir teşebbüs olduğunu görmekteyiz. Seçim periyodunda rastgele bir sorunun ve inançlı zafiyetinin oluşmadığı ülkemizde bu cins teşebbüslerde bulunarak toplumun huzurunu kaçırmayı hedefleyeceklerine, seçimle ilgili kaygı etmeleri gereken kendi açılarından daha kıymetli bir konu vardır; yeniden, tekrar kaybetmemek. Bu tıp ucuz aksiyonlarda bulunacaklarına evvel milletimizin teveccühünü sonra da seçimi kazanmayı hedeflemeleri ve bu doğrultuda mesai harcamaları gerekmektedir. Millete gidemeyip ortaya bir vizyon koyamayınca böylesi beyhude atılımlarla kendilerini komik duruma düşürüyorlar. Her seçim öncesi bu ve buna benzeri savları ortaya atan muhalefetin uğraşı yersizdir. Türkiye’de seçimler şeffaf bir formda yapılmaktadır. Muhalefet şimdiden seçimi kaybedeceğini bildiği için, mağlubiyetine kılıf ve mazeret aramaktadır. Ya da bu davranışlar, olsa olsa vatandaşı galeyana getirme gayretinden öte diğer bir şey değildir.
“KAOS SEVDALISI” ÜZERE DAVRANMIŞTIR
Kılıçdaroğlu ise sorumlu bir muhalefet önderi üzere değil de, daha evvel yaptığına emsal olarak provokatör ve kaos sevdalısı üzere hareket etmektedir. CHP başkanı, bugünkü davranışıyla bir sefer daha “kaos sevdalısı” üzere davranmıştır. Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’ye doldurduğu ve yanında gezdirdiği siyasetçi görünümlü militanlarla birlikte yaptığı hareketler ile CHP’yi sokaktan beslenen, marjinalize bir kimliğe büründürmeye devam ediyor. Şu an CHP’nin siyasetinde bir tek durağan ritimli, kulak tırmalayıcı kantin solcusu, anarşist devrimci sloganları eksik…
“ETKİLEŞİM DELİSİ”
Genç görünmeye çalışan 73’lük çınar Kemal Beyefendi, kendisini bu PR palavrasına güzelce inandırmış olacak ki bir yerleşke solcusu üzere hareket etmeye devam ediyor. CHP’de aklı selim kimse kalmamış ki kurum önlerinde kaos çıkarmaktan, hengameden, gürültüden ve hırgürden beslenen bu siyaset üslubuna ses etmiyor. Ankara’yı dev bir üniversite kantinine çevirmeye çalışıyorlar. Kendinize gelin, burada devlet yönetiliyor! Parti içerisindeki rakiplerini tek tek sindirmeye çalışan Kemal Beyefendi, artık de komplo teorileriyle sokağa inmiş; seçimlerdeki mümkün başarısızlığına şimdiden kılıf arıyor. Toplumsal medyadaki kurgu çekimlerden, sokak aksiyonlarından medet uman bu “etkileşim delisi” siyaseti ile prim yapacağını, kendi tabanı da dâhil 85 milyon Türk insanındaki vasat, aciz, iş bilmez Kılıçdaroğlu imajını bu yolla sileceğini zannediyor lakin yanılıyor. Yenileceksin Sayın Kılıçdaroğlu!