Öz İplik-İş Sendikası Genel Lideri Ay, Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle dokumacılık bölümünün olumsuz etkilendiğini söyledi. Türkiye’den savaş bölgesine düzgün ihracat yapıldığını belirten Ay, “Verilere baktığımız vakit geçen yıla nazaran, 136 milyon dolar bir azalma yaşanmış. Total ihracatımız 20 milyar doların üzerinde. 136 milyon dolar aslında devasa bir sayı değil lakin tekrar de bir kayıp var. Bu kaybın bir an evvel telafi edilmesi gerekir zira bu kayıp, işçiyi derinden etkilemektedir. Dokuma bölümü yeni pazarlar buluyor. Pandemiden sonra avantajlı konuma döndüğümüz için Türkiye’ye yüksek bir kapasite talebi vardı. Avrupa pazarına dönerek, bu kapasite açığını kapatıyor ve kaybı tamamlamaya çalışıyoruz ancak yeniden de bizim için o pazar, değerli. Bir an evvel bu savaşın sona ermesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.
‘NAVLUN FİYATLARI DÜŞMEYE BAŞLADI’
Türkiye’deki personellik maliyetlerinin Uzak Doğu’ya nazaran daha avantajlı duruma geldiğini hatırlatan Ay, “Türkiye’den Avrupa bölgesine ihracat, çok yüksek düzeyde devam ediyor. Ancak geçtiğimiz aydan itibaren maalesef navlun fiyatları düşmeye başladı. Bu da ‘Tekrar Uzak Doğu’ya bir dönüş olabilir mi’ kaygısı taşımamıza sebep oluyor. Şu anda büyük bir sorun gözükmüyor lakin önümüzdeki süreci ısrarla takip ediyoruz” diye konuştu.
‘ARTIK KALİTELİ DOKUMACILIK YAPIYORUZ’
Türkiye’de dokumacılığın eskisine nazaran daha güzel bir evrede olduğunu aktaran Ay, “Çünkü niçin? Artık teknik dokumacılık yapıyoruz, kaliteli dokuma yapıyoruz. Avrupa’nın istediği üzere az su kullanan, dönüştürülebilir güç, karbonu azaltılmış üretim. Birçok dokuması Türkiye yapıyor. Dokuma kapasitelerimiz de çok âlâ. Uzak Doğu’nun birçok kapasitesi Türkiye’ye geldi. Bu bize kâfi mi? Yetmez, bir de bu işin geleceği var. Gelecekte ne olacak? Kaliteli iş gücüyle bir arada dokumacılığın, Türkiye’de daha düzgün bir noktaya dönüşmesi gerek. Bu manada inanılmaz derecede Ar-Ge yatırımları var. Devletin Ar-Ge teşvikleri var. İş adamlarının bu manada dokumacılığa bakmaları ve yönelmeleri gerekir. Her vakit şunu söylüyorum; bugüne kadar dokumadan kazanan iş adamları, tekrar yatırımını buna yapmalı. Zira bu ülkenin geleceği üretim, üretim, üretim” dedi.
‘KALİTELİ İŞSİZLİK YAŞAYACAĞIZ’
Öz-İplik-İş Sendikası Genel Başkanı Ay, dokuma kesiminin nitelikli ve kaliteli işçi ıstırabı yaşadığını kaydederek, “Personel, emekçi kahrı had safhadaydı zira yeni yatırımlar vardı, yeni kapasiteler açılmıştı. Türkiye’de şu anda sezonsal değişikliklerle bir arada kapasiteler aslında aşikâr bir noktaya geldi. İşsizlik sayılarındaki artışla birlikte bunu da görüyorsunuz lakin önümüzdeki süreçte kalifiyeli, kaliteli işsizlik yaşayacağız. İşsizlikten daha fazla kaliteli bir işsizlik yaşayacağımızı varsayım ediyoruz. Neden bu türlü olur? Tekrar söylüyorum ana sebepleri; kapasitenin süratlice artması bir başkası de alışılmış ki daima bildiğimiz, klasik kanayan yaramız meslek liselerine olan yatırımın azalması, meslek yüksekokullarına talebin düşmesi, gençlerin dala, imalat bölümüne karşı taleplerinin azalması. Daha çok hizmet kesiminde çalışmak istemelerinden ötürü bu badireleri yaşamaya başlayacağız” diye konuştu.
Herkesin minimum fiyatla ilgili görüşler açıkladığını da söyleyen Ay, “Aslında bilgilere baktığımız vakit minimum fiyatla ilgili geçmiş periyotta şöyle bir tablo var; geçmiş 20 yıla baktığımız vakit, en hoş 2013 yılında 437 dolar net taban fiyatı yaşamışız. Bugün 7 bin 500 lira net sayıya varan bir kıymet. Ülkede taban fiyatın tekrar personelin nefes alabileceği bir noktaya gelmesini istiyorsak, bence 2013 yılındaki 437 dolar net minimum fiyatı yakalamamız gerekir, diye inanıyorum” dedi.