FNSS Pazarlama ve Programlar Küme Lideri Aybars Küçük, geliştirdikleri Pars IV 6×6 Özel Operasyonlar Aracı‘nın özellikleriyle alakalı birtakım açıklamalarda bulundu. Küçük, aracın mayın, balistik ve el imali patlayıcı, mobilite, etraf kuralları ve elektromanyetik uyumluluk üzere askeri standartlara uygun güvenilirlik ve dayanıklılık testlerinden geçtiğini belirtti.
Özel Operasyonlar Aracı’nın şu ana kadar yaptıkları muhafaza düzeyi en yüksek araç olduğunu söz eden Aybars Küçük, MRAP denilen mayına sağlam araçlardan çok daha yüksek dayanıma sahip olduğunu söyledi.
Termal kameralar ile 360 derece görüntüleme
Aracın şoförü ve kumandanına 180 derecenin üzerinde görüş alanı sağladıklarını vurgulayan Küçük, ayrıyeten araçta 360 derece görüntüleme yapan termal kameralar kullanıldığını bildirdi. Aybars Küçük, kelamlarını şöyle sürdürdü:
Zırh Ötesi Görüş Sistemi 2023’te kullanılacak
“Bu kameralardan aracın etrafındaki bütün hareketi tespit edebiliyoruz. Bunlar otomatik olarak tespit edilebiliyor. Hatta çalının ardındaki tehdidi bile süratli biçimde görebiliyorsunuz. Yerli bir elektronik firması tahlil ortağımızla özel kamera geliştirdik. Bu kamera hem termal ışımaları hem de gün ışığını alarak, bunları birleştirerek hem derinlik hissi veriyor hem de çukur, tümsek üzere pürüzleri zifiri karanlıkta bile görme imkanı sağlıyor. Bu büsbütün farlar kapalı biçimde operasyon yapmasını sağlayabiliyor. Hatta karşı tarafın farı bile kamerayı etkilemiyor. Bundan sonra bütün araçlarımızda bu yerli kamerayı kullanacağız.”
2 uzaktan kumandalı silah sistemiyle ‘ölü bölge’ kalmıyor
“Akustik maksat tespiti için yerli sistem tercih edildi”
Aracın üzerinde operasyona özel bir sistem daha bulunduğunu söz eden Küçük, akustik gaye tespit sistemi ile araca yönelik rastgele bir atış olduğunda süpersonik akustik dalgalardan gayenin istikametinin çok hassas tespit edildiğini ve silah sistemlerinin oraya yönelmesinin sağlandığını söyledi. Küçük, buradaki eserin seçiminin nasıl yapıldığına ait de şu bilgiyi verdi:
“Burada rastgele bir marka yahut eseri alıp takmadık. Dünya üzerinde envantere girmiş hatta prototip sistemleri bile gerçek ortamlarda, muadil kurallarda test ettik. Biri yerli, başkası yabancı 2 sistem çok uygun performans gösterdi. Yerli olan sistemi kullandık. Neden bu kadar testten geçirdik? Zira bu sistem bir kez çalışacak ve çalıştığı vakit gerçek çalışması lazım. Hayat kurtaracak bir sistem. Bu formda entegrasyonunu gerçekleştirdik. Şu anda harika, bütün sistemlerimizle uyumlu çalışıyor.”